
Küçüktüm Ufacıktım
Küçüktüm Ufacıktım… Çığlık sesleri birden sustu, beyaz eldivenli iki tane el beni annemden ayırmış, ayaklarımdan…
Hint Okyanusun’da bir damla ya da Afirika’da siyahi olmak ve Akdeniz’li olmak. On parmağında sayısız kimlik. Arkeolog, müzisyen, besteci, fotoğrafçı, yazar ve koca yürekli bir gezgin. Hep aceleci; zamanı aşmaktır bütün derdi. (Her yaraya tuz her fidana can suyu olmak gibi) onlarca halk konseri, yardım konseri ve Antalya’nın ve sokakların şemsiyesi hep açık filozofu. Bestede iç yolculuk, yorumda geçmişe ağıt “Baba Müzisyen” Nugay aslında bir sentez Tanju Okan, Ferdi Özbeğen, Fikret Kızılok. Yeni ile eskinin sentezi. Gitarı ve sesi ile yaratma çabası tarzını bulduruyor ona. Müziğe yorumu ile yeni bir hayat veriyor.
Vefalı; ustalara selamı hiç eksik etmiyor. Hayata bakışı sanatı kimliğini taçlandırıyor. Bize sunduğu uzakları yakın eden gözlem ve hayal gücü yüksek eserler için teşekkürler. Şemsiyen hep açık kalsın usta.
Sadık KABAKCI
Küçüktüm Ufacıktım… Çığlık sesleri birden sustu, beyaz eldivenli iki tane el beni annemden ayırmış, ayaklarımdan…
Eğer kirli bir ırmağı içine alıyorsan, bozulmadan kalabilmen için bir deniz olman gerek der Fyodor…
Özellikle kendiminde çok sık karşılaştığı bir durumdur bu; Ne zaman bir konuya girsem, ya da…